Uzman psikologlar açıklıyor: Ebeveynler, çocuklarının başarıları ve başarısızlıkları karşısında hangi tutumları geliştirmelidir? Başarıyı ödüllendirmenin, başarısızlığı cezalandırmanın nesi yanlış? Bu konuda, bağlantılı disiplin yöntemi her ebeveynin kolaylıkla uygulayabileceği bir tutum geliştirmenize yardımcı olabilir.
Uzm. Psik. Metin Yetim II 30 Mart 2025
Başarılı çocukların ebeveynleri erken yaşta bu 9 alışkanlığa odaklanır. İşte hepsi kısaca şunlar:
Ebeveynler çocuklarının daha sonraki başarılarının temellerini erken yaşta atabilirler. Ebeveyn koçu Raouda, her şey çocuklara özgüven ve duygusal tepki verme konusunda dengeli olmayı kazandırmakla ilgilidir, der.
Başarılı çocuklar sadece en iyi notu alan öğrenciler ya da spor müsabakalarında birincilik kürsüsüne çıkanlar değildir. Ebeveyn koçu Reem Raouda, “Gerçek başarı daha çok kendine güvenen, duygusal olarak dengeli, kendileriyle ve çevrelerindeki dünyayla derin bağları olan çocuklar yetiştirmekle ilgilidir” diyor. Bunu 200’den fazla aileyle yaptığı çalışmalarda gerçekleştirmiştir.
Raouda bir ebeveyn koçu ve seanslarında “Bağlantılı Disiplin Yöntemi” olarak adlandırdığı yöntemi kullanıyor. Bu yöntem, stresli ailesel durumları yatıştırmaya yardımcı olmak ve çocukları bağırmadan veya ceza tehdidinde bulunmadan işbirliği yapmaya teşvik etmek için tasarlanmıştır. Raouda’ya göre ebeveynler çocuklarının başarılı gelişimini desteklemek için aşağıdaki dokuz noktayı kullanabilirler.
1-“Rol Model” olarak hareket etmek
Başarılı çocukların ebeveynleri sadece çocuklarının belirli zorlu durumlardaki tepkilerine odaklanmakla kalmaz, aynı zamanda kendi davranışlarını da sorgularlar. Stresle başa çıkma yöntemlerinin çocuklarınınkini de etkilediğinin farkındadırlar. Ebeveynler zihinsel ve duygusal güç açısından rol modeldir.
2-Kendi duygu ve davranışları üzerine düşünmeyi teşvik etmek
Raouda, ebeveynlerin “Aferin!” gibi genel övgüler yerine sıklıkla aşağıdaki gibi cümleler kurmaları gerektiğini söylüyor:
- “Kendinle gurur duymalısın”
- “Bunun üzerinde gerçekten çok çalıştın – nasıl bir his?”
Bu tür övgüler çocukların kendilerini yansıtmalarına yardımcı olur ve iç motivasyonlarını güçlendirir.
3-Ebeveyn-çocuk ilişkisini güçlendirmek
Çocuğunuzla nitelikli zaman geçirin, ortak deneyimler oluşturun ve onları bilinçli bir şekilde dinleyin. Bu, çocuklara risk almaları ve sonuç olarak olgunlaşmaları için özgüven verir.
4-Cezalandırmayın!
Çocuğunuzu cezalandırmak yerine, doğal sonuçların etkili olmasına izin verin. Bu, sorumluluk duygusunu ve sorunları kendi başlarına çözme becerisini geliştirir. Raouda, “Örneğin bir çocuk ev ödevini yapmayı unutursa, okulda öğretmenine bir açıklama yapması gerekir” diye belirtiyor. Bu da çocukta yaptıklarının veya yapmadıklarının hayatta bir karşılığı olduğunu öğrenmasi için harika bir fırsattır.
5- İyi notları ödüllendirmeyin!
Raouda, çocuğunuzun öğrenme sevgisini teşvik etmenizi fakat iyi notları ödüllendirmemenizi öneriyor. Çocuğunuz okulda iyi ya da kötü olsun, notların bir kişinin değerini tanımlamadığını bilmesini sağlayın.
6-Sorulara izin verin!
Çocuğunuzu “neden” ve “nasıl” sorularını sormaya ve cevapları doğrudan kabul etmek yerine sorgulamaya teşvik edin. Bu, merakı ve gerçekleri sorgulama isteğini teşvik eder.
7-Çocuklardan öğrenin!
Rolleri tersine çevirin ve çocuğunuzun size bir şey öğretmesine izin verin. Örneğin en sevdiği oyunun kurallarını veya bir matematik problemini. Bu, çocuğunuzun özgüvenini artırır ve kendisini önemli hissetmesini sağlar.
8-Günlük bir okuma rutini oluşturun!
Eğitim koçu Reem Raouda, okumanın “yaratıcılığı ve yaşam boyu öğrenme sevgisini beslediğini” söylüyor. Küçük yaşlarda, örneğin uyumadan önce kendilerine kitap okunan çocuklar için okuma, günlük rutinlerinin doğal bir parçasıdır ve büyük olasılıkla öyle kalacaktır.
9-Duygulara izin verin!
Her duygunun bir gerekçesi vardır, hiçbirinin bastırılmasına gerek yoktur. Yanlış duygu yoktur, sadece duyguları ifade etmemek çocuğunuzu daha da baskı altına alır. Bu tutumu çocuğunuza da aktarın. Bir oyunu kaybettikten sonra çocuğunuzun üzülmesine izin verin. Böyle anlarda çocuğunuzun duygularını tanımasına, kategorize etmesine ve işlemesine yardımcı olun ve örneğin şunları söyleyin:
“Bunun seni ne kadar rahatsız ettiğini fark ediyorum. Senin için önemli olan bir şeyi kaybetmek zordur.”