Sophos Akademi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Bilişim ve Teknoloji
  4. »
  5. Film Analiz: The Circle

Film Analiz: The Circle

Mae (Emma Watson) büyük hayalleri olan sıradan bir insandır, ta ki dünyanın en büyük ve en güçlü teknoloji ve sosyal medya şirketi için çalışmaya başlayana kadar… Başrollerini Tom Hanks ve Emma Watson’un oynadığı “The Circle” günümüz dünyasında sosyal medyanın ve dijital dünyanın hayatımızı nasıl etkilediğine dair çarpıcı bir film olarak karşımıza çıkmaktadır. Filmin yönetmenliğini ve senaristliğini ise James Ponsoldt üstlenmiş.

Birgün CV gönderdiği ünlü bir Amerikan bilişim ve teknoloji devi kendisine iş teklif eder. Mae, bu teklifin hayatının en büyük fırsatı olduğunun farkındadır ve bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmeye kararlıdır. Şirkette azmi ve başarısı ile yükselirken şirketin kurucusu Eamon Bailey (Tom Hanks) tarafından mahremiyet, gizlilik, ahlaki değerler ve en son olarak da kişisel özgürlüklerin sınırlarını zorlayan çığır açıcı bir deneye katılması için cesaretlendirilir. Deneyin en ilginç tarafı ise Mae’nin deneye katılımıyla birlikte aldığı her kararın, arkadaşlarını, ailesini, insanlığı ve kişisel hayatını etkilemeye başlamasıdır… The Circle, içine düştüğümüz teknolojik kuşatmayı kariyer açısından ele alırken etik sorgulamalara derinlemesine giriyor.

İlk başlarda her şey yolunda gitmektedir. Örneğin sabah uyandığı zaman odasında bulunan video kameralardan tüm takım arkadaşları kendisine “Günaydın. Bugün nasılsın? Harika görünüyorsun!” gibi selamlaşma cümleleri söylemekte, aynı anda ailesi ile canlı yayında görüşebilmektedir. Tüm arkadaşları ve ailesi teknolojinin de yardımıyla sanki her zaman yayındadır. Bu durum ilk başlangıçta Mae’nin çok hoşuna gider çünkü sıradan bir insanken teknoloji şirketinin proje takımına seçilir seçilmez birçok kişi tarafından değer verilen, takip edilen, hayatının en sıradan anı bile umursanan önemli bir kişi olmuştur. İşte burada dikkati çeken bir şey var ki o da şudur:

Teknolojik ve bilişsel gelişmelerin yardımı ile kişiler başarılarını diğer akranlarına göre ikiye hatta üçe katlayabilirler. Günümüzde teknolojik imkânlar sağlanan öğrencilerin bu imkânı iyi bir şekilde kullandıkları zaman çok önemli başarılar kazandıkları kimsenin inkâr edemeyeceği bir gerçektir.

Filmin sonlarına doğru ise Mae, ilk başlarda memnun olduğu işine şüpheyle bakmaya başlayacaktır. Şirkette yükselmeye de başladığı halde şirketin, milyarlarca insanın özel hayatıyla ilgili ne kadar çok şey bildiğini yavaş yavaş öğrendikçe, bireysel özgürlüklere nasıl saygısızlık edildiğini anladıkça şirket ve projeleri hakkında fikirlerini değiştirmeye başlayacaktır.

Filmin yapımcıları ne düşünüyorlar?

Bloomberg TV’de Charlie Rose  ile  canlı yayınlanan röportajında  The Circle filmin  senaristi ve yapımcısı James Ponsoldt, kendisine yöneltilen sorulara ilginç cevaplar verdi.

Charli Rose, “Teknoloji devleri, insan davranışları ve özellikle de beynin sırları ile niçin bu kadar çok ilgileniyor?” sorusuna verdiği cevap ilginçti. Teknolojik yatırımların bir amacı da insanların tüketebileceği ürünler ortaya koymaktır, dedi. Bir şekilde de para kazanmak zorunda olduklarını, bundan dolayı da teknoloji firmalarının sürekli olarak insanı merkeze alan araştırmalara önem verdiğini belirtti.

The Circle ‘ın senaristi James Ponsoldt’a göre teknoloji ile kariyer arasındaki bugün net bir ilişki var. Teknolojik gelişmeler, insan hayatını hem kolaylaştırdı hem de geçmişte imkansız gibi görünen birçok şeyi mümkün kılıyor. Teknoloji eğitimde ve bilimsel gelişmelerde kullanabilen bireyler, toplumda rahatlıkla ön plana çıkıyorlar.

James Ponsoldt’un bir de önerisi var: İnsanlar, hayallerini mutlaka takip etmelidirler. Çünkü hayaller, gerçeklere giden yoldaki senaryolardır ve bu senaryolar kişilere durduk yerde verilmez. Hayallerimiz bize Yaratıcımız tarafından gönderilen ilahi mesajlardır.

Charlie Rose, programını, “Peki, sizce teknolojik gelişmelerin bir son sınırı olacak mı, nereye kadar sürecek?” sorusuyla bitiriyor. Ponsoldt’un yanıtı eski bir tartışmaya ışık tutuyor:

“Sonu olmayan bir evren de tabi ki teknolojik gelişmelerin de sonu olmayacaktır. Çünkü bilim dünyası henüz beynin sırlarının yüzde birisini bile keşfedebilmiş değildir.”

Halil İbrahim İşbilici

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir