Uygarlık Sümer’de başladı. İnsanlığı yazı ile tanıştıranlar da onlardı. Onlar aynı zamanda kadın ve erkek farkını kalıp yargılara taşıyan ilk kültürü de yarattılar. İşte, feminizmin Sümer atasözlerindeki kışkırtıcı kökenlerinden birkaç örnek.
İlk edebiyat, Mezopotamya’nın güney yarısında Irak civarında MÖ 3 bin 300 civarında başladı. Ancak başlangıçta hiç de etkileyici değildi: Çoğunlukla sadece ekonomik kayıtlar, tarihsel kronolojiler ve krallar ve üst düzey yetkililerle ilgili kraliyet soyları kaydediliyordu.
Bununla birlikte, MÖ 2 bin 500’lerde hem Sümer’de hem de Mısır’da gerçek edebiyat olarak kabul edebileceğimiz zekice, yaratıcı, sanatsal olarak anlatılan öyküler ve gözlemler kaydedilmeye başlandı. Mısırlılar, Sümerler’den birkaç yüzyıl sonra yazmaya başladı ancak açıkça daha hızlı geliştiler ve edebiyatlarının çok daha fazlası ve dolayısıyla düşünme biçimleri bugün biliniyor.
Açıkçası ne Mısırlılar ne de Sümerler gerçek felsefeye sahiptiler. Felsefe, Yunanlıları ve MÖ 600’e kadar beklemek zorundaydı. Ama yine de ikisinin de bir şeyleri vardı. Çoğunlukla bazen “bilgelik metinleri” olarak bilinen basit etik ilkeler içeren gözlemlerdi.
Sümerler’e dair yakın zamanda keşfedilen eserlerin çoğu, MÖ 1900 ile 1600 yılları arasında yazılmış gibi görünüyor. Felsefi bilgilerin çoğunun MÖ 2500 civarında hatta biraz daha önce ortaya çıktığını varsaymak mantıklı görünüyor. Eski Sümer düşüncesinin hem en temsili hem de en iyisi olduğunu düşündüğüm düşüncelerden kısa bir seçkiyi aşağıda veriyorum:
- Hakikat ile yürüyen, hayat üretir.
- Zenginlik zor elde edilir, yoksulluk ise her zaman yakındır.
- Yoksullar, toprağın sessizleridir.
Sümer edebiyatından çeşitli atasözlerini de aşağıda veriyorum:
- Koca gibi tatlı bir bitki bozkırda yetişmez.
- Gizlice konuşulanlar kadınlar arasında açığa çıkacaktır.
- Erkeklerin sadece sağlıklı doğmasına izin verin, uzun yaşamasına değil.
- Evli bir kadınla aynı odada tek başına oturma!
- Geveze bir kız annesi tarafından susturulur da geveze bir oğlan annesi tarafından susturulmaz.
- Doğrulukla kim rekabet edebilir!
- Boğazı kesiğin boğazını kesme!
- Seni inciten her ne ise bunun hakkında kimseyle konuşma.
- Birçok şeye sahip olan kişi sürekli tetiktedir.
- İyi şans, organizasyon ve bilgeliğe gömülüdür.
- Yoksulların yaşamları, ölümlerinden sağ çıkamaz.
- Topallar şehrinde sakat kuryedir.
- Bilgelik ne kadar çaba sarf ederse etsin, aptal ihtiyacı olanı elde eder.
- Kimsenin kızına tecavüz etme! Avlu bunu görür.
- Bir eşe destek olmayanın, bir çocuğa destek olmayanın kutlama sebebi yoktur.
- Evde kötü niyetli bir eşin yaşaması bütün hastalıklardan beterdir.
- Oynanan köpek yavruya dönüşür.
- Kadınlar bölümündeki sütanneler, efendilerinin kaderini belirler.
- Annenle kibirli konuşmamalısın; bu senin için nefrete neden olur. Annenin sözlerini sorgulamamalısın. Baba ise bir tanrı gibidir; sözleri güvenilirdir. Babanın talimatlarına uyulmalıdır.
- Tanrıça Inana, ateşli bir eşin seninle yatmasını sağlasın! Size geniş omuzlu evlatlar nasip etsin! Size mutlu bir yer versin!
- Zevk yaratılır. Günahlar affedilir. Hayat gençleşir.
- Dürüst olmayan bir tekne denizde karaya oturur.
- Kışın tarlayı sürmezsen hasatta elini taraklarsın.
- Küçük adamların savaşması için büyük adamların çatışmayı kışkırtmasına izin verin.
- Zincirdeki köpek kavgacı olur.
- Güç, zekaya ayak uyduramaz.
- Adil adamın hayatı uzun sürer. Hayat onun için verilen hediyedir.
- Kurnazlığı takip eden nasıl kurnaz olunacağını, bilgeliği takip edense nasıl bilge olunacağını öğrenir.
- Tarlanda kuyu açma ki insanlar tarlana zarar vermesinler.
- Evini halka açık bir meydana yakın yapma! Zira orada her zaman bir kalabalık vardır.
- Kefil olma ki ele geçirilmeyesin; kefil olunma ki hor görülmeyesin.
- Hiçbir şey çalma! Hiçbir eve zorla girme! Para sandığına özenme!
- Sevgi dolu bir kalp bir aileyi ayakta tutar; nefret dolu bir kalp bir aileyi yok eder.
- Hiçbir şeye değer verilmemeli ama hayat tatlı olmalı. Bir şeylere hizmet etmemelisin ama şeyler sana hizmet etmeli.
- Fakirin sözü geçmez.
- Sağır tilkinin ayağı sakat kalır.