Sophos Akademi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Bilişim ve Teknoloji
  4. »
  5. Haber Mutfağının Şefleri: Eşik Bekçileri

Haber Mutfağının Şefleri: Eşik Bekçileri

Haber üretim sürecinde neler dikkate alınıyor? Arka planda algımızı kimler yönlendiriyor? Sosyal medyada dönüşen eşik bekçiliğini ve haberciliği mercek altına alıyoruz.

Geleneksel medya ile yeni medya arasında geçişin yaşandığı bir çağın içerisindeyiz. Bu dönüşüm içerisinde medya alanında tartışılagelen eşik bekçiliği kavramı yeni medya özelinde sosyal medyada da kendine yer edindi. Geleneksel medyadan daha farklı bir eşik bekçiliği süreci yaşanan sosyal medyada “denetim” rolleri değişiklik gösterebilmektedir.

Eşik bekçiliği kavramı

Eşik bekçiliği kavramı ilk olarak Amerikalı psikososyolog Kurt Lewin tarafından ortaya atılmıştır. Kurt Lewin eşik bekçiliğini hanedeki yemek masası üzerinden tarifler. Bir ailede anne akşam yemeğinde nelerin hazırlanacağını dolayısıyla aile bireylerinin ne yiyeceğini belirler (1). Bu örnek üzerinden medyada eşik bekçileri, kitlenin hangi haberleri alacağı bu haberlerin kurgusunun nasıl olacağı gibi önemli etkenleri belirlerler. En azından geleneksel medyada eşik bekçiliği kabaca böyledir.

Bahsi geçen kavramda mesele sadece hangi haberin seçilip yayınlanacağı değildir. Aynı zamanda haberin hangi sırayla verileceği, hangi yönlerinin ön plana çıkacağı, haberin içeriğine uygun olarak hangi ilgililerden veya uzmanlardan bilgi alınacağı gibi durumlarda eşik bekçiliği sürecini oluşturmaktadır. Özü itibariyle eşik bekçiliği bir eliminasyonun olduğu editoryal bir süreçtir diyebiliriz.

Eşik bekçiliği sadece haber seçmek değildir

Eşik bekçiliğinin iki yönü vardır. Birincisi bir olayın veya olgunun profesyonellerce (muhabir, editör vb.) düzenlenip süzgeçlenmesi ile haber haline getirilmesi. Bu durumda haber nitelikli hale gelir ve kitleye ulaşır. Tüm bu süreç kitlenin doğru ve nitelikli habere erişimini sağlar. İkincil olarak ise haberler olay ve olgular eşik bekçileri tarafından da dezenformasyona uğratılabilir. Böyle olduğunda ise kitle haberi yanlış değerlendirip, tartışabilir.

Eşik bekçiliğinde sermaye – siyaset etkisi

Althusser’e göre medya devletin en önemli ideolojik aygıtlarından biridir. İktidarlar ideolojik alanda hiçbir şeyi şansa bırakmazlar. Devlet toplum üzerinde hegemonyasını devam ettirmek için medya alanında kendi ideolojik propagandasını üretecek ve rızayı yaratacak medya içerikleri görmek isterler. Dolayısıyla sermaye ve siyaset ilişkilenmeleri de buna göre şekillenir. Özellikle ana akım medyada bu unsurları göz ardı edersek haber üretim sürecini anlayamayız.

Sermaye düzeni içerisinde eşik bekçiliği sürecinde esasen erk sahiplerinin uygun gördüğü konuların gündeme getirilmesi söz konusuyken, bir olgunun hangi yönlerinin toplum tarafından tartışılmaya açılması ve hangi yönlerinin geri plana atılması gerektiği de belirlenir. Tartışma sürecinin yasaklanmasının “demokratik” olmayacağı öngörüsüyle en azından “tartışılması istenilene” doğru toplumu yönlendirmek hedeflenir. Böylece hem demokrasi görüntüsü verilmiş olunur hem de toplum konuşması gereken esas meselelerden uzaklaştırılır.

Sosyal medyada eşik bekçiliği

İzler kitlenin geleneksel medyadan, sosyal medyaya doğru göçüyle birlikte birçok kavram tekrar konuşulmaya başlandı. Bilişimde etik, ahlak, siber özgürlük-zorbalık ve eşik bekçiliği gibi kavramlar son zamanlarda akademi gündemini meşgul etmektedir.

Eşik bekçiliği kavramı da sosyal medya ile tekrar gündeme gelmiştir. Geleneksel medyadaki eşik bekçiliği ile sosyal medya eşik bekçiliği karşılaştırılmış farklılıkları ve benzerlikleri tartışılmıştır.

Hızlı olan kazanır mı?

Sosyal medya ile daha dinamik bir sürece girildi. Eşik bekçiliği kavramı bu dijital dönüşüm ile daha da geniş bir çerçeveye büründü (2). Artık birçok olgu kitleye ulaşması için uzun editoryal süreçlerden geçmemektedir. Genellikle hız ve etkileşim ön plandadır. Tabiatıyla bu süreç birçok olumlu ve olumsuz neticelere de yol açtı. Hızlı bir şekilde gerçekleşen ve hiçbir editoryal elemeye uğramayan enformasyon akışı, haberi veya bir içeriği çok yanlış değerlendirmelere yol açabilmektedir.

Ayrıca haberin alacağı etkileşim niteliğinin önüne geçmiştir. Örneğin, başka bir coğrafyada yayınlanan eski bir görüntü sanki kendi ülkemizdenmiş gibi paylaşılıp toplumsal infiale yol açabilmektedir. Ya da bir görüntü üzerinde oynamalar yapılıp sosyal medyada dolaşıma sokulabilmektedir. Burada kaynağın teyit edilmesi ilkesi atlanarak etkileşim ve hız uğruna sağlıklı habercilik süreci işlerliğini yitirmektedir. İşte tüm bu olumsuz yanlar eşik bekçiliği sürecinin atlanmasından kaynaklanmaktadır.

Sosyal medya çoğunluğun yararı için kullanılabilir

Öte yandan sosyal medya sayesinde eşik bekçiliği esnasında oluşturulan dezenformasyon ve çarpıtılmış haberler ifşa olabilmektedir. Yerel veya küresel güçler tarafından gizlenmek istenen olaylar sosyal medyada hızlı bir şekilde yayılabilmekte ve toplumsal refleks harekete geçebilmektedir. Bu durum ise hem demokrasi hem de doğru bilgiye ulaşma hakkı açılarından topluma olumlu yansımaktadır diyebiliriz.

Sosyal medyanın eşik bekçileri tarafından oluşturulan sansürü aşabilme özelliği en büyük kazanımdır. Günümüzde yerel ve küresel güçlerin hukuksuz uygulamaları daha zor hale gelmiş durumdadır. Ancak şunu unutmamak gerekir ki egemenler de sürekli olarak sosyal medyayı takip etmektedir. Sosyal medyada çıkarlarına ters düşen paylaşımlara yönelik karşı saldırı başlatabilmektedirler. Bu paylaşımlar kendi taraftarları tarafından yapabileceği gibi “troll” diye tarif edilen senkronize paralı hesaplardan da yapılmaktadır.

Eski güçler yeni medyada

Özellikle ülkemizde geleneksel medyaya hâkim olan medya grupları aynı şekilde sosyal medyada da geniş bir etkileşim ve takipçi ağına sahiptir. Bu durumda ana akım medyanın eşik bekçiliğinden geçmiş olan olay ve olgular sosyal medyada da hızla yayılabilmektedir. Bu süreci şöyle yorumlayabiliriz. Egemen görüşün aşılabildiği bir medya ortamında ana akım medyanın hakimiyeti sebebiyle var olan hegemonya yeniden sosyal medyada da kurulabilmektedir. Dolayısıyla bu durum demokratik bir işleyiş sürecinin aleyhinedir.

Ayrıca yine egemen güçler yargı ve kolluk takibiyle sosyal medya kullanıcılarını baskı altına alma, yıldırma ve kullanıcıların otosansür uygulamasına sebep verebilmektedir. Kendi eşik bekçiliği sürecini özgürce gerçekleştiremeyen bağımsız gazeteci demokratik işleyişin dışında kalmaktadır.

Sosyal medya ortamındaki eşik bekçileri geleneksel medyadan farklı ve çeşitli olmakla birlikte eski tarz eşik bekçiliği tamamen bitmiştir diyemeyiz. Bu süreç dönüşüm halindedir. Habercilik yapan hesaplar yüksek etkileşim oranlarına sahiptir. Yani insanların ilgisi hala profesyonellerin üzerindedir.

ABD Başkanlık Seçimleri, Kongre Binası Baskını, Twitter ve Trump

Sosyal medyada en etkili eşik bekçileri platformun kendisidir diyebiliriz. Sosyal medya platformu istemediği bir hesabı ortadan kaldırabilir. Bunun en açık ve etkili örneği Twitter’ın eski ABD Başkanı Donald Trump’ın hesabını silmesiydi. 2020 ABD Başkanlık seçimleri sonrasında Trump yanlıları kongre binasını basmıştı ve olaylar ülke genelinde artmaya başlamıştı. Seçimi Joe Biden’ın kazanması akabinde Trump kongre binasını basanları ‘vatansever’ olarak tanımlamış ve Biden’ın yemin törenine katılmayacağını Twitter üzerinden duyurmuştu. Twitter ise bu iki tweeti şiddet çağrısı olarak nitelendirip Donald Trump’ın hesabını askıya almıştı. Bu durum adeta şok etkisi yarattı. Demokratik bir zemin olarak tasarlanan platform oldukça faşizan bir tavır sergilemişti. Geçtiğimiz günlerde Elon Musk tarafından ifşa edilen iç yazışmalarda kapatma baskısının ABD oligarşisinin içindeki bürokratlardan geldiği ve bazı Twitter yetkililerinin itirazına rağmen hesabın kapatılması kararı alındığı ortaya çıkmıştı (3).

Twitter’ın bu müdahalesi geleneksel medyada var olan eşik bekçiliği kurumunu aslında sosyal medyada da var olduğunu göstermektedir. Sosyal medya platformunda eşik bekçisi direkt olarak platformun kendisidir (4). Elbette bu eşik bekçiliği süreci de ulusal ve uluslararası hegemonik güçlerden bağımsız değildir. Trump’ın Twitter’dan aforoz edilmesini ABD erklerinin bir hamlesi olarak yorumlayabiliriz. Dolasıyla geleneksel medyadaki siyasi müdahaleler bu mecralara da sıçramıştır.

Gazetecilere her zaman ihtiyaç olacaktır

Görüldüğü üzere eşik bekçiliği bir dönüşüm sürecindedir. İster konvansiyonel medyada ister sosyal medyada çeşitli eşik bekçileri bulunmaktadır. Haberciliği hakkaniyetle yapan kurumların eşik bekçiliği süreci bize nitelikli haberi ulaştırırken, siyasal ve ekonomik strese sahip kurumlardaki eşik bekçiliği olay ve olguların yanlış taraflarının ön plana çıkmasına neden olabilmektedir. Sosyal medya görünmeyeni görünür kılarken aynı zamanda yanlış haberin ve bilginin hızla yayılmasına da neden olabilmektedir. İki medya alanında da doğru ve nitelikli bilgiye ulaşmak için eşik bekçiliği sürecinin iyi işletilmesi gerekmektedir. Bunu yapabilecek en yetkin kişiler ise yine gazetecilerdir.

 

Yazan: Onur AKYOL

onurakyol936@gmail.com

Twitter: @onurakyols

 

Yararlanılan kaynaklar

  1. Narmanlıoğlu, H. (2016, 4). İnternet Haber Sitelerinde Eşik Bekçiliği. Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, s. 157.
  2. Kafiliveyjuyeh, S., & İlhan, E. (2017, Güz). Sosyal Ağ Çağında Eşik Bekçisinin Değişen Rolü. Yeni Medya Hakemli E-Dergi, s. 37-38.
  3. https://www.birgun.net/haber/elon-musk-trump-in-hesabinin-askiya-alinma-surecini-de-ifsa-etti-413182
  4. Bir Aktör Olarak Sosyal Medya, Sophos Akademi TV, Müjdat Gökçe, Şevki Işıklı. Link: https://www.youtube.com/watch?v=F7wjgR-1LtA
  5. 1.Görsel kaynağı: https://trendat.app/en/everything-you-need-to-know-about-hashtags/
  6. 2.Görsel kaynağı: shutterstock.com
  7. 3.Görsel kaynağı: https://www.cnbc.com/2021/01/11/twitter-shares-drop-in-first-trading-day-after-trump-ban.html

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir