Dünyada her 8 kadından biri meme kanserine yakalanıyor. Fakat araştırmalar, birçok meme kanseri hastasının sosyal medya kullanmadığına dikkat çekiyor.
Yeni bir araştırmada, meme kanseri teşhisi sonrasında sosyal medya kullanan kadınların tedavi süreci üzerine daha fazla düşündükleri ve seçtikleri tedavi biçiminden daha fazla memnun oldukları ortaya çıktı. Sorun şu ki araştırmacılar, sosyal medya kullanımı konusunda engeller olduğunu belirtiyorlar. Eğitim düzeyi düşük ve azınlıkta olan bazı kadınlar, özellikle yaşlılar için bazı engeller var.
Araştırma yazarlarından, Michigan Üniversitesinin Tıp Fakültesin öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Lauren P. Wallner, “bulgularımız, hastalar meme kanseri tedavisi görürken aldıkları karara ait bir desteğe ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Fakat bu noktada, güçlenen sosyal medya ve klinik uygulamalardaki çevrimiçi iletişim, bütün hastalara ulaşamıyor. Hesaba katılması gereken engeller var” dedi.
Araştırmacılar, meme kanseri teşhisi konulmuş 2 bin 460 kadına, teşhis takiben elektronik posta, mesaj, sosyal medya ve internet tabanlı destek gruplarını kullanıp kullanmadıklarını araştırdılar. Araştırılan kadınlar; gözlem, epidemiyoloji ve sonuç veri tabanı yoluyla belirlendi.
Yüzde 12’si sosyal medya kullanıyor
Meme kanseri taşıyan kadınların %41’i bazen ya da sık sık çevrimiçi iletişime başvurdular. Mesaj ve elektronik postanın, %35’ile en yaygın kullanılan iletişim biçimi olduğu tespit edildi. Facebook ve Twitter’ı ise kullanan kadınların oranı %12, diğer internet tabanlı destek platformları kullananların oranı da %12 olarak belirlendi.
Wallner: Kanseri yenmek sosyal medyaya başvuruyorlar
“Kadınlar, bu yöntemlerin kullanımı konusunda farklı gerekçeler bildirdiler. Öncelikle e-posta ve mesajlar, insanlara ne tür tanı konulduğunu bilmelerini sağlıyor. Hastalar, tedavi seçenekleri ve doktor tavsiyeleri hakkında iletişim kurmak için sosyal medya siteleri ve web tabanlı destek gruplarını kullanma eğilimindeler. Kadınlar meme kanseri teşhisi konusundaki stresten ve olumsuz duygulardan kurtulmak için bu çıkış noktalarının hepsini kullandıklarını söylüyorlar. Kanserin üstesinden gelmek için bu iletişimleri kullanıyorlar.
Irka göre değişiyor
Çevrimiçi iletişim, genç kadınlarda ve eğitimlilerde daha yaygın. Beyaz kadınların %46’sı, Asyalı kadınların %43’ü, siyahi kadınların %35’i, Latin Amerikalı kadınların ise %33’ü çevrimiçi iletişime başvuruyor. Bu da ırkların internet kullanım tutumlarının değiştiğini gösteriyor.
Çevrimi iletişim tedaviye yardımcı oluyor
Araştırmacılar, çevrimiçi iletişimi sık sık kullanan kadınların, verdikleri tedavi kararları hakkında daha olumlu duygular yaşadıklarını belirtti. Onların kesin bir karara varmaları ve bu kararda memnun olmaları son derece olasıydı.
Yine de dikkatli olunmalı
Bu yararlarına rağmen, çalışma yazarları dikkatli olmaya teşvik ediyor. Wallner, “Bazı kadınlar için sosyal medya yararlı bir kaynak olabilir. Fakat hastaların tedavinin rutin bir bölümü olarak ona güvenmeden önce, cevaplanması gereken hala sorular var” diyerek uyarıda bulunuyor.
Ne tür sakıncaları var?
“Kadınların çevrimiçi buldukları bilgilerin çeşidi hakkında pek bir şey bilmiyoruz. Ne paylaşıyorlar ve bilgilerin güvenilirliği nedir? Kanser tedavisi ve bakımı ile ilgili hastaları daha iyi desteklemek için sosyal medya potansiyelini kullanmadan önce bunu çok iyi anlamamız gerekiyor”.
Çeviri Duygu Aydemir
Kaynak: University of Michigan Health System. (2016, July 28). Social media linked to more satisfaction with breast cancer treatment decisions: But study cautions that many breast cancer patients are not using it. ScienceDaily. Retrieved September 24, 2017 from www.sciencedaily.com/releases/2016/07/160728125024.htm