Teknolojik değişim sürekli olmakla birlikte insanlık tarihi kadar eskidir de. Bilim insanlarının doğayı şekillendirmede ve kontrol etmede bilgiyi kullanmaya başlamadan uzun zaman önce de teknoloji mevcuttu. Şimdi ise işler tersine döndü: Artık teknoloji insanı şekillendirip kontrol ediyor.
Elif Akçay
İnsanların her gün biraz daha ilerlettiği teknoloji artık bizi yönlendirme aşamasında. Teknolojiye ayak uydurma kısmını geride bırakıyoruz, yakalayamayanlar için üzgünüm fakat artık onunla bütünleşmiş bir yaşama adapte olma sürecindeyiz. Bu adaptasyona ise deri değişimi çok yerinde bir örnek olacak.
Xenoma, insan dostu bir insan-makine arayüzü olarak yeni nesil akıllı giyim teknolojisi olan “e-skin” i yani “e-deri”yi geliştirdi. Şirket ismi, yabancı anlamına gelen “xeno” ile insan ve makinenin ortak harfleri olan (machine – man) “ma”nın birleştirilmesiyle oluşturulmuş. Kasım 2015’te Tokyo Üniversitesinden ayrılarak kurulan Xenoma, Baskılı Devre Kumaş (PCF) teknolojisini kullanarak akıllı tekstil pazarına liderlik ediyor.
E-skin yani e-deri, bir nevi insan vücudunu gömlek rahatlığında fakat teknolojik işlevsellikle kaplı bir tür akıllı giysi teknolojisi. Giyilebilir sensörlü e-deri; sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve karma gerçeklik deneyimi sunuyor. E-deri ile insan hareketi verilerini istediğiniz zaman, istediğiniz yerde kullanıp tanıyabiliyor ve analiz edebiliyorsunuz.
Bu teknoloji robotikten oldukça farklı; aslında Iron Man (Demir Adam) gibi. İçinde insana yer var ama insanı güçlendirip teknolojikleştiriyor. Ekranlarda olduğu kadar sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik ortamlarında da beden hareketleriyle kontrol imkanı sağlayan e-deri, diğer elbiselerle birlikte çamaşır makinesinde rahatça yıkanabiliyor. Üstelik kablosuz ve kamerasız olduğu için iç ve dış mekanlarda uzun saatler boyunca da kullanılabilir. Giysiye, üst vücut hareketini yakalamak ve izlemek için kas gerilimlerini algılayan 14 sensör, 6 eksenli bir ivmeölçer ve bir de jiroskop entegre edilmiş.
Vücudun hareketlerine uyum sağlayan e-deri, uygulama geliştirme çalışmalarından bebeklerin bakımına (bebeğinizin duruşunu, nefes almasını ve diğer hayati organları size bildirebilir), sporcuların yüksek performansından kazaların önlenmesine, uyku düzeninden ev ortamının kontrolüne kadar daha birçok alanda kullanılabiliyor.
E-deri sayesinde vücut hareketleri, oyunlar ve diğer hareket tabanlı uygulamalar için birer veri haline geliyor. Sensörlerden alınan verilerin yakındaki bir bilgisayara veya Xenoma uygulaması yüklü akıllı telefona aktarılabilmesi için göğsün ortasına takılan bir Bluetooth modülü kullanılmış. Oyun oynamanın yanı sıra, bilgisayarınızda çalışırken, evdeki eşyaları kontrol ederken örneğin bir lambanın ışık düzeyini ayarlarken de kullanabileceğiniz bir elektronik deri. Yine örnek vermek gerekirse kambur durduğunuza dair bildirim yaparak duruşunuzu düzeltmenizi sağlayabilecek bu giysi, daha pek çok yönden sağlıklı kalmaya yardımcı olarak kullanılabilir. Hatta Xenoma, antrenman sırasında EKG sensörleri ile vücudunuzu izleyen bir e-deri geliştirmeyi de hedefliyor. Bu teknolojii dijital yaşamınızın bir parçası olma potansiyeli taşıyor.
E-derinin “giyilebilir bir teknolojiler”den daha fazlası olduğu vurgulanıyor. Şimdiden her zaman giyilmesi gereken bir tişört olarak görülmeye başlanmış bile. Yakın gelecekte, bu giysiler insanların İnternet ve diğer insanlarla etkileşime girmesi için en doğal yol olacak gibi görünüyor.
Vücut hareketlerini dijitalleştiren bu teknoloji ilk kez CES 2016’da tanıtılmış, SXSW 2016’da ise ikinci kez sergilenmişti. Akıllı giysinin son ve biraz daha geliştirilmiş hali geçtiğimiz yıl yine CES 2018’de sergilendi. Xenoma, şu anda CES 2019’daki standında Alman Yapay Zeka Araştırma Merkezi iş birliğiyle geliştirdiği “e-deri”nin alt gövdeye yönelik pantolon versiyonunu tanıtıyor.
E-deri teknolojisini son sürat geliştirmeye devam eden Xenoma, akıllı giysi üretiminin sırrını çözmüş görünüyor.
Kaynak: www.kickstarter.com